CHP Ankara İl Kongresi’nde konuşan Başkan Adayı Ümit Erkol, “Böyle bir yenilikçilik olmaz. Bir gün önce Kılıçdaroğlu’nun doktrinini anlatacaksın, bir gün sonra yenilikçi olacaksın, yok böyle yağma. Bir gün önce dördüncü sıraya koydular ya hani Sadullah Ergin’i; o listenin mimarı olacaksın, o listeyi yapan 8 kişilik heyetin içinde olacaksın, damganı vuracaksın. Bir gün sonra, ‘Ben yenilikçiyim, bu Genel Başkan kötü.’ yok arkadaşlar, böyle bir yenilikçilik yok. Yaklaşık iki ay boyunca bir yenilik cümlesi kurulmadı. 6 dönem vekillik yapmış, ‘İnsan bırakmayı bilmeli’ vallahi bilmeli” dedi.
CHP Ankara İl Kongresi bugün yapılıyor. Delegelere seslenen CHP Ankara İl Başkan Adayı Dr. Ümit Erkol şunları söyledi:
“Adım atmadığım sokak, girmediğim kavga yok. Gezi Direnişi’nde de sokakta, barikattaydık; kamu direnişinde de sokaktaydık, barikattaydık. İnsanın iki şeye sahip olması gerekir. Bir, iyi bir eğitime, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde okudum. Daha sonra sağlık kurumları yönetimi alanında yüksek lisans yaptım, yönetim bilim uzmanı oldum. Eğitim uzmanı olarak CHP Ankara İl Örgütü’nü yönetmek için gerekli bütün donanıma sahip olduğumu düşünüyorum. Bir il başkanı hem sokakta olmalıdır hem de müzakere etmeyi bilmelidir. Müzakere masasında başarılı olmak da bir, deneyimden geçer; iki, kararlılıktan geçer. Bu deneyime ve kararlılığa sahip olduğuma yürekten inanıyorum.
“Bir dakika bile siyasetsiz durmam”
Bu topraklarda değil 1 ay, değil 1 yıl, değil 1 saat, herhangi bir kritik kavşakta tereddüt etmiş bir Ümit Erol profili ortaya koyan olursa her şeyden vazgeçerim. Bir dakika bile siyasetsiz durmam. Ben fabrikada çalışırken siyaset yaparım, siyaset. Ben fabrikanın içerisinde Cumhuriyet Halk Partisi’ne işçi örgütlerim. Part time siyaset… Böyle küçümseyecek ifadeler kullanmak bir, siyaseti bilmemek; iki, karşında 60 yaşına gelmiş, son derece saygın kişiliği olan, son derece takdir edilen bir kişiyi part time ile küçümseye çalışmaktır. Yanlıştır, Cumhuriyet Halk Partisi’nin İl Başkanlığı yarışında bir adayı küçümsemeye çalışmak yanlıştır, ayıptır, müzakereci değil, halktan uzak bir yaklaşımın ürünüdür.
“Sayın Genel Başkan bana, ‘Senin bu görevi layıkıyla yapacağına inanıyorum, yolun açık olsun’ dedi”
Sayın Genel Başkan’la ilişkisine şaşırdım. Neredeyse hikaye Sayın Genel Başkan’la başladı, Sayın Genel Başkan’la bitti. Sonu nereye bağlandı? Sayın Genel Başkan; bu kadar uzun, nitelikli bir ilişki sürdüren adayı desteklemiyor, başka bir adayı yani beni destekliyor. Bu kadar uzun bir ilişki, Sayın Genel Başkan’la iletişim, ilham almak, umut vermek iyi bir şeyse o zaman bu umudun sonunda desteğini almak gerekirdi. Demek ki bu uzun ilişkinin sonunda gereken güven verilememiş, gereken destek alınamamış. Sayın Genel Başkan bana, ‘Senin bu görevi layıkıyla yapacağına inanıyorum, yolun açık olsun’ dedi.
“Bir gün önce Kılıçdaroğlu’nun doktrinini anlatacaksın, bir gün sonra yenilikçi olacaksın, yok böyle yağma”
Biz adım adım kendimizi sorgularken, nerede hata yaptık araştırırken, sorunları çözmeye çalışırken, yenilenmeye çalışırken bir grup arkadaş geminin battığını zannettiler. Batan gemiden birer birer atladılar. İndikleri kara parçasına da yenilikçilik adını koydular. Böyle bir yenilikçilik olmaz. Bir gün önce Kılıçdaroğlu’nun doktrinini anlatacaksın, bir gün sonra yenilikçi olacaksın, yok böyle yağma. Bir gün önce dördüncü sıraya koydular ya hani Sadullah Ergin’i; o listenin mimarı olacaksın, o listeyi yapan 8 kişilik heyetin içinde olacaksın, damganı vuracaksın. Bir gün sonra, ‘Ben yenilikçiyim, bu Genel Başkan kötü.’ yok arkadaşlar, böyle bir yenilikçilik yok. Yaklaşık iki ay boyunca bir yenilik cümlesi kurulmadı. 6 dönem vekillik yapmış, ‘İnsan bırakmayı bilmeli’ vallahi bilmeli. 5 dönem vekillik yapmış, bırakacak. Ne zaman bırakacaksın? Bırakın o zaman, bırakın kurtulsun millet. Tarih bugün karşınıza yenilikçi diye çıkanları CHP’den sağ bir sapma olarak damgalayacak ve çöplüğe gönderecek.
“Hiçbir göreve iki dönemden fazla talip olmayacağım”
Hiçbir göreve iki dönemden fazla talip olmayacağım. En fazla bir dönem daha karşınıza Ankara İl Başkan Adayı olarak çıkabilirim, üçüncü kez çıkmam. Bir gün milletvekili olursam üçüncü kez çıkmam, bir gün belediye başkanı olursam, hayallerimden bir tanesi bu, belediye başkanı olursam üçüncü kez belediye başkanı adayı olmam. Bu örgüt, sözde kadınların yanında durmayacak. İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yasal hale getirilmesi için sokaklarda, meydanlarda, parlamentoda mücadele edeceğiz. Kadın cinayetlerinde İstanbul Sözleşmesi’ni kaldıranların sorumluluğu olduğunu yüzlerine çarpacağız.
“En az 60 kişilik bir yönetim yapısı oluşturacağız”
İlçedeki üyemizden başlayarak önümüzdeki bir yıl içerisinde mahallelerde rekor sayıda üye toplantısı yapacağız. Bir önceki dönem il örgütü mahallelerde kaç toplantı yaptıysa bunun hesabını ortaya koyacağız, 10 katını yapacağız. Örgütlerimiz üyenin görüşünü alacak, Ankara İl Örgütü üyenin görüşlerini dinleyecek. 30 yedek yönetim kurulu üyemizi çalışmaların içine katacağız, en az 60 kişilik bir yönetim yapısı oluşturacağız. 600 il delegemizden fikirlerini alacağız, danışma kurulu toplantıları yapacağız.”