Erzincan İliç’te Anagold Madencilik’e bağlı faaliyet gösteren altın madeninde yaşanan toprak kayması, ihmaller zinciri sonrası yaşandı. Facianın ardından hazırlanan ön bilirkişi raporunda, gözaltına alınan isimlerin polis ifadeleri de yer aldı. Buna göre, yığın liçteki çatlaklar, kaymadan saatler önce belirlendi. Bölgeye solüsyon verilmeye devam edilirken, felaketin yaşandığı sabah hazırlanan titreşim raporunda ise çatlakları gözle görülür noktaya ulaştı. Liçteki gözlemler sonucunda heyelan öncesi hareketlenmenin 90 mm’ye kadar yükseldiği tespit edildi. Çatlakların çimento ile kapatılmasına ve tadilat yapılana kadar hiçbir şekilde yığın yapılmamasına karar verildi. Bu karardan bir süre sonra da heyelan oldu.
Şirketin yabancı Genel Müdür Yardımcısı J.R.G, saat 10’daki toplantıda alana ait fotoğrafların kendisine gösterildiğini belirterek, olay yerine gittiğimizde birkaç küçük çatlak ve 6 cm derinliğinde bir çatlakla karşılaştıklarını anlattı. Çatlakların ardından çalışanlara bölgenin kullanılamayacağına dair mail attıklarını anlatan J.R.G. “Bölgeye hala solüsyon veriliyordu. Gözlemler sonrası buraya girişlere izin vermedik. Solüsyonun farklı birimlere dengeli bir şekilde dağıtılması gerektiğini söyledim ve işlemi durdurduk” diye anlattı. İfadesinde J.R.G. son verileri saat 13.30 gibi istediğini belirterek, “Normalde 20 mm olan hareketlenmenin 90 mm’ye yükseldiği belirledik. A.R.K. çatlakların çimento ile kapatılabileceğini, tadilat yapılana kadar hiçbir şekilde yığın yapılamayacağını ifade etti. Yarım saatte A.R.K.’ye tadilat için neler yapılabileceğiyle ilgili gönderilen maile cevap gelmedi. Çok kısa süre sonra gürültüyü duydum. Küçük bir deprem gibiydi” şeklinde anlattı.
İş Güvenliği Uzmanı G.G.: “M.B. çatlakların gündüz vardiyasının ilk kontrollerinde fark edildiğini, dünkü radar raporunda herhangi bir uygunsuzluğun gözükmediğini bildirdi. Radardan gelen otomatik uyarı mesajının gelmediğini söyledi. Bunun üzerine çatlaklardan dolayı çalışanların alandan çıkarılması gerektiğini net bilgi gelene kadar çalışmaların durdurulması gerektiğini konuştuk. K.M.A.’ya ‘alana solüsyon verilip verilmediğini, veriliyorsa verilmemesi gerektiğini’ söyledik. Kendisi ‘solüsyonu kapattıklarını, alana solüsyon vermediklerini’ söyledi” diye anlattı. Bölgeye giden G.G. solisyon verilmeye devam edildiğini görmesi üzerine M.B.’ye ‘kesildiğini söylemiştiniz ama hala solüsyon veriliyor” dedim. O da bana, ‘solüsyonu kapatamayacaklarını, kapatırlarsa havuzların taşacağını’ söyledi” şeklinde anlattı. Borulama süpervizörü S.D.’ye ‘çatlakların normal olup olmadığını’ da soran G.G., “O da bana, bunlar normal değil, şimdiye kadar bu tarz çatlaklar olmadı, alana girmek güvenli değil” dediğini anlattı.
Şef B.A.’nın kendisini çağırdığını anlatan G.G. “Bana M.B. ile görüştüğünü, maden operasyonlarında benzer hareketliliğin olduğunu, bunların kayma değil, oturma olduğunu ifade etti. İş Güvenliği Başmühendisi B.A. ise, “M.B. bana jeoteknik ekibinden A.R.K.’nin teknik incelemeyi bitirdiğini, alanda kayma değil oturma olduğunu, riskli durum olmadığını ve yığın liçine devam edilebileceğini söyledi” ifadelerini kullandı.Proses Oksit Müdürü H.Ü. de liç sahasında çatlama olduğuna ilişkin M.B.’nin kendisine fotoğraf gönderdiğini vurguladı.
Bölgedeki son duruma ilişkin İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar toprak kaymasının yaşandığı alanda açıklamalarda bulundu. Yapılan açıklamada maden ocağındaki toprak kütlesinin eski mermer ocağının bulunduğu alana taşınacağı ifade edildi.
Altın madenini işleten şirketin Türkiye Ülke Müdürü C.D. yakalandı. Şüpheli C.D. işlemlerin ardından sevk edildiği İliç Adliyesi’nde adli kontolle serbest bırakıldı . Şu ana kadar maden ocağını yöneten firmanın Kanadalı yöneticisinin de aralarında bulunduğu 6 kişi tutuklanmış, 2 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Çöpler Köyü’ndeki maden sahasında yürütülen arama çalışmaları tüm hızıyla sürüyor. Sağanağın etkili olduğu bölgede çalışmalara AFAD, TSK Arama Kurtarma, JAK, PAK, UMKE, madenciler ve STK’lardan 2 bin 663 personel katılıyor. 210 bin metrekarelik alanı 8 bölüme ayıran ekipler, tüm noktaları termal ve manyetik dronlar, toprak altı görüntüleme cihazlarıyla tararken, bir yandan da iş makineleriyle çalışmalara devam ediliyor. Ekipler aramaları Sabırlı Deresi yatağı ile manganez ocağında yoğunlaştırdı.